Meg Derinlerdeki Dehşet filminin orijinal adı “The Meg”. Film, 1997 yılında Steve Alten tarafından yazılmış dünyada çok satan kitaplardan olan “Meg” adlı kitaptan esinlenilip kurgulanmış. Ülkemizde kitabın çevirisi 2018 yılında yayımlandı, Meg Derinlerdeki Dehşet Kitabı filmle aynı adı taşıyor.
Meg; çok eski çağlarda yaşamış köpek balığı familyasının en büyüğü olan “Megalodon” isminin kısaltılmışı. Megalodon köpek balığı, atlas okyanusu ve büyük okyanusta yaşamış, 20 metre civarında ve 40 ton ağırlığında en büyük köpekbalığı türüdür. Mariana Çukuru’ndaki derinliklerinde yaşadığına inanılan Megalodon’un şu an nesli tükendiği düşünülüyor.
ABD yapımı olan Meg Derinlerdeki Dehşet filmi; gerilim, aksiyon, bilim kurgu dalında ve 3D seçenekleriyle 10 Ağustos 2018 tarihinde Türkiye’de vizyona girdi. 1 saat 54 dakika süren filmin başrollerinde Jason Statham, Bingbing Li, Raina Wilson, Ruby Rose gibi oyuncular var.
Meg Derinlerdeki Dehşet Filmi Konusu
Ünlü bir dalgıç ve rütbeli bir subay olan Jonas Taylor, Mariana Çukuru’nda araştırma yaparken yaşanan korkunç olaydan sorumlu tutulmuş ve her şeyini kaybetmiş olarak hayatına devam etmektedir. Yıllar sonra aynı yerde yine korkunç olay meydana gelince Jonas Taylor buraya görev için çağrılır.
Eski karısının Mariana Çukuru’nda mahsur kaldığını öğrenince bu kurtarma operasyonu görevini kabul eder ve geçmişiyle böylece yüzleşme şansı da bulur. Araştırma üssü ve profesyonel bir ekiple kurtarma operasyonu başlar.
Film; Mariana Çukuru derinliklerinde dondurucu suyun altındaki vadide, hidrotermal bacalardan çıkan sıcak suyla kaplı bölgede köpek balıklarının hapsolduğu ve orayı terk etmediği ama insanlar araştırma yaparken o sınıra müdahale edince dev köpek balığı Megalodon’un o sınırı aşarak insanlara yaşattığı dehşeti anlatıyor.
Meg Filmi Üzerine Düşünceler
*Köpek balığı filmidir deyip burun kıvırmayın, Jaws ve Mavi Korku filmleriyle de kıyaslamayın bu filmi. Bir kere tarihi bir köpek balığı türü olan Megalodon’u konu alması bile filmi özel kılıyor. Hala var mı, yaşıyor mu tartışmalarına sebep oluyor ve bu güzel bir şey.
*Film harika bir giriş yapıyor, sonrasında biraz konuyu anlatmak için yavaşlıyor. Yarısından sonra ise sonuna kadar müthiş bir aksiyon, gerilim sizi bekliyor.
*Filmde aksiyon ve gerilimin yükseldiği yerlerde rahatlatmak için ve durağan sahnelerde de can sıkıntısını gidermek için bol bol güzel espriler var. Kanlı ve ölümlü sahneleri minimuma indirerek ailecek izlenebilecek hale getirmişler. İsteselerdi sahildeki sahnelerde kan ve ölüm üzerinde daha fazla durabilirlerdi ama dozunda bırakmışlar.
*Oyuncuların performansı çok iyiydi. Jason Statham zaten müthiş, diğer karakterleri de yüzlerinden tanırsınız, ana karakterlerin hepsi güzel bir oyun ortaya koyuyorlar. Çocuk oyuncu da gayet başarılı.
*Filmde Meg ismindeki karakterler kafa karıştırıyor. Megalodon köpek balığı olayını bilmesen film bu oyuncularla mı ilgili diyeceksin:) Karakterlere başka isim verselerdi keşke…Filmle ilgili bir başka eleştirim de köpek balığının zekice ve kurnazca hareketleri, tıpkı bir insan gibi akıllı davranışlarda bulunması… Filmin geneline bakınca tabi bunlar küçük detaylar.
*Filmin görsel efektleri güzel, hele 3D izleme imkanı olursa daha da güzel. Sahilde çekilen sahneler çok başarılı. Köpek balığındaki solungaç detayları, dişleri bile özverili bir çalışmanın ürünü olduğu izlenimi veriyor.
*Aksiyonu özellikle ilk yarım saatten sonra zirveye çıkıyor. Aksiyon ile gerilimi aynı anda yaşatıyor olması güzeldi. Bir de filmin sonunu merak ediyorsun. Film sona erdiğinde ise bende sanki Meg-2 gelecek gibi bir izlenim oluştu, bakalım siz ne diyeceksiniz.
Meg Derinlerdeki Dehşet Yorum
*Filmin başındaki sahne hem filme iyi bir giriş yaparak seyirciyi filme bağlıyor hem de seyirciyi düşündürüyor: “Acaba ben olsam aynı şeyi yapar mıydım diye.” Hatta bu sorgulamayı filmin içinde başka sahnede de yaşatıyorlar. Örneğin; bir annenin çocuğu denize düşse, yüzme bilmese de çocuğunu kurtarmak için denize atlar. Yüzme bilmediği için ikisi de ölebilir ama anne bu riski düşünmeden alır. Aklıyla hareket edip bir an düşünse ve atlayıp kurtarmazsa da hayatı boyunca o sahneyi unutamaz ve vicdanen hep rahatsız olur, yaşamaktan zevk alamaz. Başrol oyuncusunun benzer konudaki seçimini izleyince, bunun yorumunu yapmak size kalacak.
*Mariana Çukuru’na inerek oradaki doğal dengeye müdahale eden insanoğlunun, bunun cezasını çekmesi konusu da dikkate değer.
*Zor anlarda her insanın farklı psikolojisi olduğu vurgusu da çokça hissediliyor filmde. Bazı kişiler zor anlarda hiç ümidini kaybetmeden çözüm ararken, aynı olayı yaşayan bazı kişilerse pasif kalıp ölümü çaresizce beklemesi tahlil edilecek olaylardan…
Aksiyon ve gerilim filmi seviyorsanız “Kasırgada Vurgun” filminin yorumuna da bakıp, yazının sonundaki linkten filmi izleyebilirsiniz.
Written by Duo.
Biz millet olarak böyle filmleri severiz her zaman ?
Yeter ki aksiyon olsun diyosun:) Gerçi bizde okyanus olmadığından pek korkmayız köpek balığından falan.
Benim de aklıma ilk Jaws geldi. Eskiden korku,gerilim izleyebiliyordum ama artık yaştan dolayı mıdır nedir izleyemiyorum 🙂
Aksiyon gerilim fena değil de korku filmleri beni de negatif etkiliyor. Özellikle Türk korku filmlerini izlemiyorum.
İzleyemem ki ben bunu ?
İzlersem bir daha denize giremem yok olmaz ?♀️ ??
Teşekkürler güzel yorum için ama benlik değil sevgiler ??
Köpek balıkları okyanuslarda oluyor ama ben söylerim İzmir’e gelmezler:) Filmi izlemek yine de tedirginlik oluşturabilir tabi. Beni denizden hiç bir şey soğutamaz gibi geliyor.
İzlediğim film türü değil, ancak yazınızı ilgiyle okudum. Paylaşımınız için teşekkür ederim.
Ben de yorumunuz için teşekkür ederim.
Efsane bir filmmiş açıp hemen izleyesim geldi muhteşem film oyuncularından tanıdıklarımda var harika bir gerilim korku filmi 😀
Korku ögelerini biraz azaltmışlar ama aksiyon ve gerilim fazlasıyla var.
ben izlerim bu adamın filmleri hep hoşuma gider zati saolun.
Filmi o sürüklüyor zaten ama yanındaki ekip de gayet iyiydi.
Oğlum bu filme götürmem için başımın etini yemişti ama denk gelmedi. Netten izleriz artık:)
Yazının sonunda dublajlı olarak izleyebileceğiniz adres koydum oradan bakabilirsiniz.
Jason Statham için izledim desem yalan olmaz. Çünkü köpekbalığı filmleri artık sıkmaya başladı. Megalodon cinsinin saklanma planı güzel mantıklı geldi ama o kadar büyük bir hayvanın beslenmesi nasıldı acaba. Çünkü o derinliklerde yaşayan büyük hayvanlar bulunmuyor. Ama genel anlamda aksiyonu bol ve sıkılmadan izlenebilecek bir film.
Ben de hiç sıkılmadan izledim, bunda başrolün etkisi büyük tabi. Megalodonun hikayesi de ilgi çekici gerçekten.
süper bu haftasonu bunu seyrettireyim bari bizimkilere…
Aynen çok güzel bir film, teşekkürler yorumun için.
Bilemedim şimdi korkunçlu bişey gibi ay izlesem mi canım yah :DD
Yaz da geliyo, izleme bari:)) Deniz sezonu bitince izlersin filmi, dursun şimdilik cepte…